İçindekiler
Azerbaycan Özel Günleri
Azerbaycan Özel Günleri Azerbaycan da tıpkı Türkiye gibi birçok özel güne ve tatil gününe sahiptir. Tarihteki bazı olayların yıldönümlerinde ve dini bayramlarda tatilleri bulunan Azerbaycan halkı bir yılda özel günlerden dolayı en fazla 12 gün tatil yapmaktadır.
Azerbaycan’ın devlet dini olmasa da halkın çok büyük çoğunluğunun Müslüman olmasından dolayı Ramazan ve Kurban Bayramları 2’şer tatil günü olarak tatil yapılmaktadır. Ramazan Bayramı’nın 2 günlük tatili Hicri Takvim için Şevval ayındaki 1. ve 2. günler olarak ayarlanmaktadır. Kurban Bayramı’nda ise Hicri Takvim’in Zilhicce ayındaki 10.gününden sonraki 2 gün olarak düzenlenmektedir. Türkiye’deki Ramazan için 3 ve Kurban Bayramı için 4 gün olan tatiller ve bayram günleri Azerbaycan’da aynı şekilde işlememektedir.
Azerbaycan Yeni Yıl Tatili
Azerbaycan için diğer 2 tatil günün den biri yeni yılın ilk 2 günüdür. “Yeni İl” tatili olan bu 2 günlük süre de devlet tarafından resmi tatil olarak bildirilmiştir. Diğer tatil günü ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günüdür.
28 Mayıs Cumhuriyet Günü, 15 Haziran Milli Kurtuluş Günü, 26 Haziran Silahlı Kuvvetler Günü, 18 Ekim Devlet Bağımsızlığı, 9 Kasım Bayrak, 12 Kasım Anayasa ve 17 Kasım da Milli Uyanış Günü’dür. Bunlarda resmi tatil uygulanmaz.
Azerbaycan Milli Bayramlar
Dini Bayramlar:
Kurban Bayramı (2 gün)
Ramazan Bayramı (2 gün)
Matem Günleri:
20 Ocak – Milli matem günü (Sovyet Ordusunun Azerbaycan halkına karşı yaptığı katliam,20 Ocak 1990)
26 Şubat – Hocalı Soykırımı Günü
31 Mart – Azerbaycanlıların Soykırımı Günü
Nevruz Bayramı
Nevruz Bayramı yani Nevroz, Azerbaycan’da tam 5 gün kutlanmaktadır ve resmi tatildir. 20-24 Mart arasıdır. En önemli gün olarak kabul edilen ve baharın gelişi ile birlikte esasen Türkler için Ergenekon’dan çıkışı temsil eden Nevruz’un Azerbaycan için çok önemli olmasından da köklerine ne kadar bağlı bir millet olduğunu anlamaktayız.
Bu en büyük festivaldir ve Azerbaycanlıların milli kültüründe eşsiz bir yere sahiptir.
Baharın gelişiyle yaygın olarak kutlanan bir bayram olan Nevruz’a neşeli bir olay eşlik eder – kışın sonu ve baharın gelişi.
Festivalin uzun bir geçmişi var. Eski Babil’de bu şölen 12 gün sürerdi. 12 günün her birinin kendi ritüeli (ritüel, ritüel), kendi eğlencesi vardır. Orijinal yazılı kaynaklar bu konuda bilgiler içermektedir. Nevruz M.Ö. MS 505’te oldu.
Sovyet döneminde Nevruz resmi olmayan bir kutlamaydı. Çünkü hükümet bu bayrama izin vermiyor ve insanları altına koyuyor. Bununla birlikte, her Azerbaycanlı aile, asırlık bir geleneğe sadık kalarak festivali kutluyor.
Nevruz Bayramı Tarihi Gelişimi
Nevruz ilk kez 1967 yılında Shihali Gurbanov’un girişimiyle devlet düzeyinde ulusal bayram olarak kutlandı.
Nevruz’dan itibaren doğanın ve hayatın uyanışı başladı ve Azerbaycan halkı bir aydan fazla bir süre önce kutlamaya başladı. Bu nedenle Nevruz’dan önce Hava, Su, Od ve Toprak Çarşambası kutlanır. Çarşamba günleri, en önemlisi son Çarşamba gecesidir – Irahil (yıl sonu). O gün eski geleneklerle doluydu. Bu gün, tüm yaşam biçimini kapsayan yeni bir yıl, mutlu bir aile, mutluluk ve tüm talihsizliklerden özgürlük diliyoruz. Bütün evlerde ziyafetler açılır.
Bu harika gece için özel hazırlıklar çok eski zamanlardan beri yapılıyor. Daha önce ev temizlenmiş ve ziyafet için özel olarak hazırlanmıştı. Meni yeşillenir, yumurtalar boyanır, gorga (yaprakta buğday) pişirilir, pirinç pişirilir, tatlılar hazırlanır. Festival tüm bölgelerde daha özel ve daha güzel kutlanıyor. Bu bayram herkes birbirini kutlamak ister. Bayram gecesi, sofrada aile fertleri kadar mum vardı, yürekten bekliyordu. O gece çocuklar paylarını yemek için kapı kapı dolaştılar. İnsanlar o gece sabaha kadar harika vakit geçirdiler. Pilav ve tatlı başta olmak üzere çeşitli yemekler hazırlanır. Bayram sofrasında mutlaka bayramlık honça (tepsi) bulunmalıdır. Honça’nın ortasına meni, her aile üyesi için mum, boyanmış yumurta koyun. Yedi yemeğin sofrada olması şartlardan biridir. O gün herkes evde olmalı, ancak çocukların kendi evlerine dönmeden önce ebeveynlerini ziyaret etmesi gerekiyor.
Nevruz’da kulakları dinlemek de bir gelenektir. Karanlık düşünce niyetiyle, gidip komşuların ne hakkında konuştuğunu dinlerler. Amaçlandığı gibi, duyulan ilk kelime yorucudur. Bu yüzden Nevruz akşamları evde sıcak ve umutlu sohbetler yapılmalıdır.
Kara Çarşamba
Kutsal Çarşamba günü, birkaç genç kız fallarını anlatmak için bir araya gelir. Bir tabak alıp içine su koydular. Yüzüğü çıkarıp tabağa attılar. Kenardan başka bir genç kızı çağırdılar. Kız tabaktan çıkardığı yüzüğü sahibine verirse yüzüklü genç kızın tüm dilekleri gerçekleşir. Yüzük hak sahibine verilseydi, iğneden geçirilmiş ipin ortasına asarlardı. Yüzük düz giderse genç kızın kısır olacağına, sağa giderse çok çocuğu olacağına, sola giderse istediği erkeğin mutlu olacağına inanılır.
Kutsal Çarşamba günü niyet tutma ve “çilleri çıkarma” geleneğinin de eski kökleri vardır.
Nevruz sırasında en yaygın geleneklerden biri kemer indirmektir. Hava karardığında çoğu çocuk ve genç, evleri ziyaret ederek, bacalardan ve pencerelerden kanatları kaldırarak ziyafeti paylaşırlar.
Su ve ateşle ilgili bazı ilginç gelenekler de var. Ateş ülkesi olarak Azerbaycan, ateşle ilgili zengin bir geleneğe sahiptir. Bu arınma arınmanın bir işaretidir. Ateş yakılır ve yaş ve cinsiyetten bağımsız olarak herkes, Çarşamba günü Nevruz’dan önce yedi kez (bir ateş yedi kez veya yedi kez yalnız başına) ateşin üzerinden atlar. Sıçrayışla birlikte, “Sarım sana, kırmızın bana, ağırlığım da, malım da ateşte yansın” dediler. Ateş asla su ile söndürülemez. Yangın söndürüldükten sonra külleri toplayarak evlerden uzağa sokağa attılar. Bu, ateşin üzerinden atlayan herhangi bir aile üyesinin mutsuzluğunun, atılan kül ile aileden uzaklaştırılması anlamına gelir.
Suyun Arıtılması Ne Demek?
Suyun arıtılması, suyun hakikatiyle ilgilidir. Su ile ilgili gelenekler Azerbaycan Yeni Yılı ile ilişkilidir. Yeni yılda dereyi geçin ve geçen yılın günahlarından kurtulabilirsiniz. Üstüne üstlük, geçen yılın son gecesi, tüm aile üyeleri yatmadan önce birbirlerine su sıçrattı. Söylentiye göre geçen çarşamba gecesi tüm dereler durmuş ve herkes onu kıskanmış, ağaçlar bile dizlerinin üzerine düşmüş.
Nevruz’u kutlarken, köylüler yeni yılın nasıl geçeceğine – kuru mu yağmurlu mu olacağına, ne kadar ürün yetiştireceğine – karar verir. Geleneklere göre Nevruz’un ilk günü ilk bahar, ikinci yaz, üçüncü sonbahar ilkbahar ve dördüncü kış olarak kabul edilir. İlk gün rüzgarsız ve yağmursuz geçerse bu ilk bahar tarım için iyi olacaktır. Tersine, yağmurlu ve rüzgarlı ise ilk bahar havası olacak. Kalan üç gün için yaz, sonbahar ve kışın nasıl olacağına karar verin.
Nevruz, insanların tüm değerlerini bir araya getiren bir bayramdır.
Adres | Te. No. |
Katip Mustafa Çelebi Mavi Han İstiklal Caddesi No: 49 D:kat:5, 34433 Taksim/İstanbul | (0212) 709 87 09 |